Boğaziçi Üniversitesi, Temel Eğitim Bölümü öğretim üyesi Mine Göl Güven; pandeminin çocuk sahibi olan ailelere etkisini araştırdı ve raporladı. Pandeminin başladığı tarih olan 15 Mart 2020 ve yasakların kalktığı tarih olan 1 Haziran 2020 tarihleri araştırmada esas alındı. 4-12 yaş çocukları olan toplam 323 ebeveyn katım gösterdi.
Katılımcı anne- babalardan %84’ü lisans ve lisans üstü eğitim seviyesine sahipken, ekonomik açıdan %71’i asgari ücretin üzerinde bir gelire sahiptir.
Pandemi sürecinde duygu durumları ele alındığında, belirsizliklere karşı dirençli olan ebeveynler virüsün getirdiği zorluklarla da daha kolay başa çıkabilirler. Araştırmada; pandemi dolayısı ile anne babaları gergin olan çocuklarda gergin ve endişeli bir süreç geçirmektedirler. Ebeveynleri pandemi ve karantina süreçlerinde daha sakin kalabilenlerin olumlu etkisi çocuklarında da olumlu olmaktadır. Aile içindeki huzursuzluk ya da iyi hissetme, huzurlu olma durumu çocuğun derslerini de etkiler. Ailece kaliteli zaman geçirebilmek, belirsizlik ve stres yönetimiyle mümkündür. Kaliteli zamanın içine dahil ettiğimiz çocuklarımızla aktivite, onları derslerinde de motive edici bir unsur olmaktadır.
Araştırmada çocukların yaşları arttıkça arkadaşlarla ve öğretmenlerle görüşmenin daha sık olduğu saptandı. Çocukların yaşları arttıkça arkadaşlarıyla çevrimiçi sosyalleşmesinin azaldığı görüldü. Çarpıcı bir bulgu ise yaşla birlikte çevrimiçi oyun platformları kullanımında artış, ebeveynle oyun oynanmasında ve arkadaşlarla çevrimiçi sosyalleşmede azalma olmasıydı.
Kız çocukları oğlan çocuklarına kıyasla daha çok akrabalarla çevrimiçi sosyalleşmede yer alır kendi başına bir şeyler öğrenir ve ev işleri yaparken; oğlan çocukları kız çocuklarına kıyasla daha çok çevrimiçi oyun platformlarında ve ekran başında eğitim dışı etkinliklerde bulundu.