Düzenli kitap okuyan bireyler ile okuma alışkanlığı olmayan bireyler arasındaki farklılıklar dışarıdan kolayca gözlemlenebilir düzeydedir. Kitap okuma alışkanlığını küçük yaşlarda kazanmış ve hayatının bir parçası hâline getirmiş olan kişiler gelişmiş diksiyonları, zengin kelime dağarcıkları, cümleleri kurgulama şekilleri ve kullandıkları anlatım teknikleri sebebiyle net bir şekilde fark edilir.

Bir bireye kitap okuma alışkanlığı ne kadar küçük yaşta kazandırılırsa bu alışkanlıktan elde edilen fayda o kadar yüksek olur. Ancak bu durum kitap okuma alışkanlığının ilerleyen yaşlarda kazanılamayacağı ya da kazanılsa bile yeterince fayda sağlamayacağı anlamına gelmez. Kitap okumaya başlamak ve bu eylemi alışkanlık hâline dönüştürmek için geç kalma gibi bir durum söz konusu değildir. Düzenli kitap okuma alışkanlığı olmayan kişiler bu alışkanlığı kazanmaya yönelik adım attıklarında belki ilk başlarda yavaş bir okuma süreci geçirebilir, odaklanma ve okuduğunu anlama konusunda çeşitli zorluklarla karşılaşabilirler fakat bütün bu problemler kısa bir süre sonra ortadan kalkar. Zaman içerisinde bireylerin okuma hızında artış meydana gelir ve okuduğunu anlama becerisi gelişir.

Kitap okumanın başlıca faydaları şunlardır:

·    Kelime dağarcığını ve genel kültür seviyesini artırdığı için zamanla çok daha akıcı konuşmayı ve düşünceleri doğru biçimde ifade edebilmeyi sağlar. Akıcı ve net bir konuşma tarzına sahip olan kişiler herhangi bir ortamda kendilerini dinletebilmeyi başarır.

·    Farklı olay, kahraman ve yorumlar ile tanışma ortamı yaratır. Buna bağlı olarak bireylerin bakış açısını önemli ölçüde genişletir, alışılmış ve basmakalıp nitelikteki düşünce sistemlerinin dışına çıkarak kendilerine özgü bir düşünce sistemi oluşturmalarına zemin hazırlar.

·    Bireylerin anlama, sorgulama, empati kurma, yaratıcılık ve hayal gücü becerilerini destekler.

·    Konsantrasyonu yükselterek birçok alanda başarıya ulaşma sürecini hızlandırır.

·    Zeka, muhakeme, çok yönlü düşünme, dinleme ve yazma becerilerini büyük ölçüde geliştirir.

·    Kişilerin farkındalık seviyesini artırarak zorluklarla karşılaştıkları durumlarda daha güçlü ve emin adımlarla ilerleyebilmelerine olanak sağlar.

·    Nöronlar arasında çok sayıda bağlantı kurulmasını destekleyerek ilerleyen yaşlarda unutkanlık problemlerinin meydana gelme olasılığını büyük ölçüde azaltır.

·    Olumsuz ruh hâlinden uzaklaşılmasını sağlayarak içsel huzuru artırır.

·    Hayatın zorluklarına bağlı olarak ortaya çıkan depresyon gibi ruh sağlığı problemleriyle baş etmekte oldukça etkilidir.

·    Uykusuzluk sorununu ortadan kaldırarak verimli bir uyku sürecinin geçirilmesine yardımcı olur.